İçindekiler
Son yıllarda teknolojinin ve tıbbi gelişimlerin de büyük bir hızla ilerlemesiyle, erkek çocuklarını sünnet ettirme yaşı çoğu kişi tarafından yeni doğana kadar indirildi. Bebek henüz yeni doğmuşken yahut birkaç günlükken yapılan bu tıbbi müdahale bebeğin sağlığı için olumlu mu yoksa ilerleyen dönemler için olumsuz neticeler yaratabilir mi?
Sünnet
Sünnet; kavram olarak erkeklerin üreme organının ucundaki derinin tıbbi müdahaleyle kontrollü olarak kesilmesine verilen isimdir. Çoğunlukla erkek çocukları yetişkinlik dönemine girmeden evvel gerçekleştirilen bu işlem tercihen, ileride gerek fizyolojik gerek psikolojik sorunlara gebe olmaması için henüz bebeklik dönemindeyken de yapılabiliyor.
Erken sünnetin pek çok faydası var
“Sünnet derisi” olarak tabir edilen bu derinin kesilmemesi dâhilinde çeşitli enfeksiyonlara kapı aralandığı bilinmektedir. Bu nedenle erkeğin henüz bebekken sünnet olması, ileride karşılaşabileceği olası enfeksiyon risklerine karşı tedbir almış olması demektir. Böylelikle üreme organındaki gerekli hijyen erkenden sağlanır ve derinin sebep olabileceği mikrop kapma riski minimalize edilmiş olur.
Yeni doğan sünneti genellikle doğum gerçekleştikten bir iki gün sonra yapılır. Bebeklerin vücutları hızlı bir gelişim ve değişim sürecinde olduğundan, sünnetin getirisi olan yaralar da aksi bir durum olmadıkça hızlıca kapanır ve iyileşme sağlanır.
Yeni doğan sünneti muhakkak bir uzman tarafından yapılmalı
Sünnet her ne yaşta yapılırsa yapılsın muhakkak bir uzman tarafından gerçekleştirilmesi gereken mühim bir işlemdir. Özellikle yeni doğan bebekler fizyolojik olarak çok hassas olduklarından, bu işlemin cerrahi bir müdahale gerektirdiğini unutmadan son derece dikkatli davranılmalıdır. Hastanelerde lokal anestezi ile gerçekleştirilen sünnet işlemi için, bebeklerin öncesinde 4 saatlik bir açlık sürecinde olması gerekmektedir. Bebeklerin aç bırakılması anne babalarca zor olsa da, anestezi için bu gereklidir.
Psikoloji sağlığı da fizyoloji kadar önemli
Sünnet işleminin fizyolojik tarafının yanında psikolojik boyutu da göz ardı edilmemelidir. Neler olup bittiğini farkında olabilecek yaşlardaki erkek çocukların psikolojik olarak sünnet işlemini zihinlerinde büyütüp kendilerini baskı altında hissetmeleri çok olağandır. Yeni doğan sünnetinde ise bu durum tamamen ortadan kaldırılarak bebeğin ileride hatırlamayacağı ufak bir tıbbi müdahale olarak atlatılabilir.
Yeni doğan sünnetinin pek çok avantajı mevcutken, ileriki yaşlarda yapılan sünnet işlemlerinden farklı bir olumsuz risk teşkil etmediği söylenebilir. Her zaman dikkatle ve bilir kişilerce yapıldığı sürece herhangi bir sorun olmayacaktır.
