Close

Zayıflamanın Yeni ve En Etkili Formülü: Leptin Diyeti

Zayıflamanın Yeni ve En Etkili Formülü Leptin Diyeti

Zayıflamanın Yeni ve En Etkili Formülü Leptin Diyeti

Leptin Diyeti Nedir?

Hayatın birçok aşamasında sağlıklı bir beslenme düzeni ve kilo kontrolü için diyetlere başvurulur. Başvurulan bu diyetlerden bazıları sağlıklı beslenmeye yönelik diyetlerken, bazıları da açlığın ön planda olduğu diyetlerdir. Çünkü birçok insan için ‘diyet’ kelimesi genellikle içerisinde az besin bulunduran ve kısa sürede kilo vermeyi sağlayan listeler anlamına gelmektedir. Son zamanlarda çok popüler olan Leptin diyeti, bu anlayışın tam tersini hedeflemekte. Diğer diyetler gibi en az porsiyonla sağlıklı sebze tüketimi anlayışının yanı sıra Leptin diyetinde kontrollü bir şekilde sağlıklı beslenme amaçlanır.

Leptin diyetinin içeriğine geçmeden önce leptinin ne olduğuna da değinilmesi gerekilir. Leptin, vücudumuzun birçok yerinde görev alan bir hormona verilen isimdir. Bu hormon halk arasında “tokluk hormonu” olarak da bilinmektedir. Tokluk hissi sağlayarak, açlığı ve iştahı düzenleyen bu hormon, beyne tokluk sinyalleri yönlendirir ve böylece yağ yakımını kolaylaştırır. Leptin aynı zamanda besin gruplarını sınıflandırarak yağa dönüştürülmesinden sorumludur, böylelikle kilo kontrolünü kolaylaştırır. Bu bağlamda bakıldığında leptin hormonu arttığında besin tüketimi de azalmaktadır. Leptin hormonunun bu iştah azaltıcı etkisiyle beraber, diyet süresince alınan besin azaltılarak enerji harcanmasına sebep olur.

Leptin Direncine Dikkat

Leptin hormonunun salgılanması, yağ miktarı ile paraleldir. Bu yüzden yağda artış da leptin hormonunda artışa sebep olacaktır fakat yağ miktarındaki artış leptin hormonunun salgılanmasını azaltarak, kana karışımını engelleyecektir. Bunun sonucunda kişi, tokluk hissiyatını kaybederek sürekli yemek yeme ihtiyacı hisseder. Dengesizleşen beslenme ve tüketilen besinlerin içeriğiyle beraber leptin direnci meydana gelir. Genel olarak leptin direnci, tokluk hissinin bloke olması olarak değerlendirilir ve bunun bir diğer versiyonu ise leptinin gereğinden fazla salgılanmasıyla oluşur.

Beslenmede yapılan yanlışlar, fazla karbonhidrat ve rafine şeker içerikli besin tüketimi gibi nedenlerden dolayı ortaya çıkan şekerle savaşması ve bunu enerjiye çevrilmesi için vücut, insülin salgılar. Salgılanan bu insülin hormonu bir yandan kanda olan şekeri düşürürken, diğer taraftan da leptin hormonunu düşürür. Düşen leptin hormonundan dolayı beyin tokluk hissini algılayamaz ve yağları yakamadığı için depolar. Leptin hormonu vücutta artmadığı sürece süreç bu şekilde devam edeceği için kişide diyabet ve obezite gibi rahatsızlıklar görülebilir.

Leptin Direnci Belirtileri

Vücudun yağ oranının fazlalığına bağlı olarak leptin hormonları da fazla demek doğrudur. Fakat fazla olması bu hormonların fonksiyonlarını yerine getirebildiği anlamına gelmemektedir. Bu sebeptendir ki kilo vermekte zorlanan insanların birçoğunda leptin direnci görülmektedir. Vücuttaki leptin hormonunun fazlalığından ziyade, bu hormonun beyne tokluk sinyallerini göndermesi gereklidir. Yedikçe doyma hissiyatı oluşmaması, gece acıkmalarının artması, insülin direnci ve karbonhidrat tüketiminde artış leptin direnci belirtileri arasındadır.

Leptin Direncini Kontrol Altına Almak
Leptin Direncini Kontrol Altına Almak

Leptin Direncini Kontrol Altına Almak

Leptin direncinin kontrol altına almak için ilk önce beslenmedeki zararlı ve sağlıksız alışkanlıklardan kurtulunmalı. Leptin direncinin oluşmasında en büyük pay oynayan etken dengesiz beslenmedir. Dengesiz ve kontrolsüz beslenme, leptin hormonlarını bloke eder ve bu sayede hormonlar işlevini yerine getiremez. Gece atıştırmak çok keyifli gelebilir veya sadece bir alışkanlığa dönmüş olabilir ve bu vazgeçilmesi zor kararları yeni ve sağlıklı bir hayat için uygulamaya konulmalı. Karbonhidrat, birçok diyet için düşman olabildiği gibi leptin direnci için de kaçınılması gerekilen bir yiyecek türüdür. Örneğin; patates, pirinç, beyaz ekmek, makarna gibi karbonhidrat yönünden oldukça zengin olan yiyeceklerden olabildiğince kaçınılması gerekilir. Sofra şekeri kullanımını olabildiğince en aza indirmek, hatta mümkünse bırakmak sağlığınız için en faydalısı olacaktır. Eski hayatınızı bir kenara bırakıp, yeni sağlıklı hayatınıza geçiş yapmak çok çetin olabilir ama diyet yaparken en önemli şeyin istikrarınızı korumak olduğu unutulmamalıdır.

Leptin Diyeti Nedir ve Nasıl Yapılır
Leptin Diyeti Nedir ve Nasıl Yapılır

Leptin Diyeti Nedir ve Nasıl Yapılır?

Leptin hormonunu düzenlemek ve beslenmeyi kontrol altına almak için uygulanan bu diyete başlamadan önce bir doktor kontrolünden geçmek önemlidir. Çünkü bu diyette asıl amaç leptin hormonlarının fonksiyonlarını yerine getirerek yağ yakımını sağlamaktır.  Bu sebepten, başlamadan önce kişinin insülin ve leptin direnci olup olmadığı konusunda doktor onayı alınmalıdır.

Leptin diyeti aynı zamanda, yaptığı çalışmalar ve halkı leptin hormonu konusunda bilgilendirmesinden dolayı, Canan Karatay diyeti olarak bilinmektedir. Bu diyetle, genellikle kilo vermekten ziyade beslenmeyi düzene sokarak beslenmeyi sağlıklı bir forma sokmak amaçlanır. Nitekim bu diyeti uygulayan insanlarda kilo verme de görülür.

Diyetin en belirgin özelliği karbonhidrat ve şekerin tüketilmemesine dayanmaktadır. Bu sayede yağ depolama olayı gerçekleşmeyecektir. Bu besinler sofralarda oldukça fazla alışık olunan besinler olduğundan, vazgeçilmesi de bir o kadar zor olacaktır. Fakat karbonhidratların yerini alacak besinlerle telafi edilebilir.

2 veya 3 Öğünle Yağ Yakımını Hızlandırma

Leptin diyetinde öğün sayısı yalnızca 2 veya 3’tür ve bunlar sadece sabah, öğle ve akşam öğünleri olan ana öğünlerdir. Bu sayı uyku saatlerine göre değişiklik gösterir. Erken kalkan bir insan için sayı 3 öğün iken, geç kalkanlar için öğün sayısı 2’dir ve ara öğünler yoktur. Diğer diyetlerin çoğunda olan aralıklarla sık sık yemelerin bu diyette olmamasının sebebi, ara öğünlerle alınan besinlerin vücuttaki insülin seviyesini arttırması ve leptin hormonunun salgılanmasını bloke etmesidir. Bu yüzden yeme durumu olabildiğince kısıtlanmaktadır.

Leptin Diyetinde Kesinlikle Yasak Olan Ürünler

Leptin diyetinde her türlü karbonhidrat içerikli besinin kesinlikle yasak olduğunu belirtmiştik. Aynı şekilde karbonhidrat açısından zengin içeriğe sahip olan her türlü tahıl ürünü tüketimi alışkanlığı da sıfıra indirilmeli ve yerini daha faydalı besinler almalı. Örneğin kahvaltıda tüketeceğiniz ekmek yerine bir avuç kuruyemiş leptin hormonunun salgılanması açısından daha faydalı olacaktır. Kuruyemişin kavrulmuş olanlarının daha fazla kalorili olduğu akılda bulundurularak tercihlerin çiğ kuruyemişlerden yana yapılması daha sağlıklı olacaktır.

Leptin diyetinde dikkat edilmesi gerekilen bir diğer nokta paketli ve fabrikasyon ürünlerin tüketilmemesidir. Diyetin amacına ve içeriğine son derece zıt olan bu besinlerin tüketimi, diyetin başarısız olmasına sebep olur. Öğütülmüş tahıllar, ayçiçek yağı, şekerli fabrikasyon ürünü meşrubatlar bu diyet süresince en büyük düşmanınız olacağından tüketiminden kesinlikle kaçınılmalıdır.

Öğünlerin İçeriği
Öğünlerin İçeriği

Öğünlerin İçeriği

Leptin diyetinde genel mantık daha az besin, daha çok enerji üzerine kuruludur ve bu yüzden porsiyon kontrolü çok önemlidir. Örneğin öncesinde kullanılan tabakların bir küçük boyutuna geçmek porsiyon kontrolü sağlanmasında etkin rol oynayacaktır ve zamanla daha az miktarda yiyeceklerle doyulduğu da kısa sürede fark edilecektir.

Diyet mantığından ziyade geçilen bu yeni, sağlıklı hayat düzeninde hazırlayacağınız sağlıkla dolu tabaklarda seçimleriniz genellikle lif yönünden zengin ve protein ağırlıklı besinler olmalıdır. Ürünler arasında verilmesi tavsiye edilen ara 5 saattir. Eğer açlığa dayanamama açısından kişinin illa ara öğün tüketmesi gerekiyorsa, seçimlerini bitki çayları veya kuruyemişlerden yana kullanabilir.

Günün en önemli öğünü olan kahvaltıda, tabaktan yumurta ve peynir eksik edilmemelidir. Sağladığı protein ve tokluk hissi sayesinde sizi uzun süre boyunca açlık hissetmekten kurtaracaktır. Bunlar dışında kahvaltıda istenildiği gibi, doğal olduğu sürece, kaşar peyniri ve tereyağı tüketilebilir ve ayrıca sınırsız miktarda salatalık yenebilir.

Öğünlerin vaktinde ve yeterli miktarda yapılması önemli olacağından, porsiyon istenildiği kadar arttırılabilir. Tokluk hissine ulaşmadan yemeği kesmek, açlık hissini vaktinden önce getireceğinden zararlıdır. Avokado, omega 3 yağı, fındık, badem, yoğurt, sebze ve et gibi ürünler vücudun leptin hormonu sağlamasına yardımcı olacağından tüketilmesinde bir zarar yoktur.

Akşam öğününden sonra bir şey yememeye ve uyumadan en az 5 saat önce akşam yemeğini yemeye dikkat edilmelidir. Akşam yemeği hazırlanırken katiyen ayçiçek yağı veya margarin gibi ürünler kullanılmamalıdır. Bunun yerine zeytinyağı veya doğal tereyağı tercih edilmelidir. Sebze, et ve balık türevi besinlerin tüketilmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Nohut, bezelye gibi ürünler yüksek oranda nişasta içerdiği için tüketimine de oldukça dikkat edilmelidir. Karbonhidratın fazla tüketilmesi halinde kilo vermenin yavaşladığı mutlaka akılda bulundurulmalıdır.

Her diyette olduğu gibi bu diyette de su tüketimi oldukça fazladır. Günde 2-2,5 litre su içmeye dikkat edilmelidir. Meyve yendiğinde vücuda yapılan şeker yüklemesinden dolayı, öğün olarak sabah veya öğlen tüketilmesi daha sağlıklı olacaktır. Tıpkı diğer diyetlerde olduğu gibi bu diyette de bir hekime danışılması ve onay alınması gerektiği unutulmamalıdır.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Leave a comment
scroll to top