Close

Prostat Kanseri Nedir?

prostat-kanseri-nedir

prostat-kanseri-nedir

Prostat, spermi besleyen ve taşıyan sıvıyı üreten küçük top şeklindeki bir bezdir. Prostat kanseri, prostatta meydana gelen kanser türüdür. Genellikle yavaş büyüyen prostat kanseri bedeninize çok fazla zarar vermez. Fakat bazı agresif türlerde farklı sonuçlar ile karşı karşıya kalınabilir. Her hastalıkta olduğu gibi erken teşhis çok önemlidir ve tedavi sürecini de etkiler. Tanı sürecine geç kalınmış hastalarda kanserli dokuların etraftaki dokulara yayıldığı gözlemleniyor.

Prostattaki hücrelerin DNA’larında görülen değişiklikler başlangıç olarak belirlenir. Değişiklikler hücrenin normalden daha fazla ve hızlı bir şekilde büyümesine, çoğalmasına yol açar. Normal hücreler ölür ve anormal hücrelerin yaşaması devam eder. Biriken anormal hücreler bütünleşerek tümörlü dokuyu oluşturur. Oluşan tümörlü doku zaman içerisinde etraftaki dokulara da yayılabilir.

Prostat Kanserinin Semptomları

Prostat kanseri erken evrelerinde hiçbir belirti göstermeyebilir. İlerlemiş prostat kanseri aşağıdaki semptomlara sebep olabilir:

  • İdrarda kanama
  • İdrara çıkma sorunu
  • İdrarda yanma
  • Menide kan
  • Kemik ağrısı
  • Erektil disfonksiyon
Prostat Kanserinin Nedenleri
Prostat Kanserinin Nedenleri

Prostat Kanserinin Nedenleri

Birden çok sebebi bulunan prostat kanserinin kesin bir nedeni henüz yoktur. Fakat fazla oranda sigara kullanımı ve alkol alımı da etki gösterebilir.

  • Yaşlılık: Yaşlandıkça prostat kanseri riskiniz daha da çok artar. Genellikle 50 yaşından sonra görülme olasılığı artar.
  • Genetik Faktörler: Ailenizde veya akrabalarınızda daha önceden prostat kanseri tanısı konmuş bir birey var ise sizin de geçirme olasılığınız daha yüksektir.
  • Obezite: Bu alanda yapılan çalışmalar ideal kiloya sahip olmayan insanlarda prostat kanserinin daha fazla görüldüğünü belirtir. Fakat bu risk faktörü kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.

Prostat Kanserinin Tanısı

Tıp kuruluşlarının çoğu 50’li yaşlara gelen erkeklerin belirli aralıklar ile prostat kanseri taraması yaptırmasını tavsiye ediyor. Prostat bezine yapılan birden fazla biyopsi sonucunda tanı konulur. İğne ile rektumdan girilerek prostat bezinden küçük bir parça alınır ve laboratuvar ortamında mikroskop yardımı ile incelenir.

Prostat tarama testleri aşağıdakilerden biri olabilir: 

  • Dijital Rektal Muayene (DRE): Doktorunuz rektuma bitişik olan prostat bezini incelemek için eldivenli parmağını rektumdan içeri sokar. Bezin şeklinde, boyutunda veya yapısında herhangi bir anormallik olduğunu bulursa bir sonraki testlere ihtiyacınız olabilir.
  • Prostata Özgü Antijen Testi (PSA): Kolunuzdan kan örneği alınır. Alınan örnek kanın içerisinde prostat bezi tarafından üretilen PSA miktarına bakılır. PSA miktarı normalden az ise ciddi bir sorun yoktur. Fakat bu oran normal seviyenin üzerinde ise prostat enfeksiyonu, iltihaplanma, genişleme veya kanseri görülebilir.
  • Multiparametrik MR: Tanıyı destekleyebilecek görüntüleme yöntemlerinden biridir. Kanserli doku ve hücrelerde oluşan anormallikler sağlıklı dokulara göre ayırt edici niteliklere sahip olurlar. Multiparametrik MR ile bu farklılık ortaya konarak kolay bir şekilde görüntülenebilir. Bu yöntem ile kanserli dokuların etraftaki dokulara yayılıp yayılmadığı da kontrol edilebilir.
  • Ultrason Füzyon Biyopsi: Bulunan tümörün yerinin tam olarak belirlenebilmesini sağlayan bu yöntem size zaman kazandırır. Uzun süren testlere ihtiyacınız kalmaz. 
Taramaların Yararları ve Riskleri Nelerdir
Taramaların Yararları ve Riskleri Nelerdir

Taramaların Yararları ve Riskleri Nelerdir

Tanının konması aşamasında DRE ve PSA çok önemli yöntemlerdir. Prostat kanserinin yayılmadan önce bulunmasına yardımcı olurlar. Böylelikle tedaviye erken başlanır ve daha uzun yaşamanızı sağlar. PSA testinin tek riski eğer ki test sağlıklı ortamlarda gerçekleştirilmezse kanser gözden kaçabilir. Yanlış pozitif sonuç verme olasılığı da vardır. Fakat bu durum sadece gereksiz bir biyopsiye neden olur.

Prostat Kanseri Nasıl Derecelendirilir ve Evrelendirilir  

Derecelendirme ve evreleme kanserin ilerleme durumunu ve yayılma pozisyonunu açıklar.

  • Derecelendirme: Biyopsilerin sonucunda prostat kanseri hücresi bulunduğunda, patolog onu derecelendirilir. Derece, hücrelerin ne kadar agresif olduğunun bir ölçüsüdür. Bu sistem ile her doku parçasına 2 ile 10 arasında bir değer verilir. Verilen değer 10. dereceye daha yakın ise kanserin ilerlemesi diğer durumlara göre daha hızlıdır. 6 skoru düşük riskli, 7 skoru orta düzey, 8 ve üzeri skor ise yüksek riskli bir ilerlemenin olduğunun belirtisidir.
  • Evreleme: Tümörün evresi de ölçülebilir. Evreleme, kanserin prostatın neresinde olduğunu, ne kadar yaygın olduğunu ve vücudun diğer bölgelerine yayılıp yayılmadığını tanımlar.

Evre 1: Kanserin tespit edilmesinin zor olduğu bir dönemdir. Çünkü tümörlü hücreler bu evrede sadece prostat bezinde bulunur. Ayrıca rektal muayene ile fark edilmesi oldukça güçtür. Sıçrama ve yayılım görülmez.

Evre 2: Tümörlü hücreler çoğalmaya devam eder fakat yine prostat bezinden dışarı çıkmaz. Rektal muayeneveya görüntüleme yöntemlerinden bazıları ile varlığı ortaya konabilir.

Evre 3: Tümörlü dokuların çoğalmasında hızlanma görülür. Bu aşamada prostat bezinden dışarı çıkan bu dokular sperm kesesi gibi dokulara yayılabilir. Fakat henüz lenf bezlerine sıçrama görülmez.

Evre 4: Tümörlü hücreler prostat bezinden dışarı çıkarak lenf bezlerine, yakındaki organlara veya kas dokularına yayılım gösterebilir. Bu olay metastaz olarak adlandırılır.

Prostat kanserinin derecesi ve evresini en kısa sürede saptamak oldukça önemlidir. Tedavi süreci üzerinde etkisi çok büyüktür.

Prostat Kanseri Nasıl Tedavi Edilir
Prostat Kanseri Nasıl Tedavi Edilir

Prostat Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?

Prostat kanserinin tedavisi hastalığın durumuna göre kişiden kişiye farklılık gösterir. Hastalık hızlı bir şekilde ilerlemiyorsa düzenli olarak takibi yapılır. Hızlı büyüyen prostat kanserlerinde tedavi genel olarak gereklidir. Aşağıdaki yöntemler uygulanabilir:

  • Aktif İzlem: Kanserin düşük riskli olduğu tespit edilen bu hastalarda rektal muayene veya görüntüleme yöntemlerinden bazıları ile yakından takip gerçekleştirilir. Böylelikle gereksiz tedavi ile karşı karşıya kalınmaz.
  • Ameliyat: Prostatta bulunan kanserli dokuların hepsi ameliyat yardımı ile alınır. Ameliyat esnasında prostata, hassas sinirlere zarar verilmemesine oldukça dikkat edilmelidir. Hastalar ameliyat sonucunda idrar tutma, cinsel fonksiyonlarda azalma gibi sorunlar ile karşılaşabilirler. Ameliyatın sonunda tümörlü dokunun kalmadığından emin olunmalıdır.
  • Radyoterapi (Işın Tedavisi): Radyasyon aracılığı ile tedavi yöntemidir. Bu yöntemin amacı tümörlü dokuların öldürmek ve bölünerek çoğalmalarının önüne geçmektir. Zorunlu olarak verilmeyen bu tedavi yönteminin kişiden kişiye farklılık gösteren yan etkileri olabilir.
  • Hormonal Terapi: İleri derecelerde olan hastalarda cerrahi yöntemlerin yerine ilaç tedavisi tercih edilir. Çünkü diğer dokulara yayılan tümörlü hücrelerin ameliyat ile alınması oldukça zor ve yorucudur. Bu aşamada testosteron etkisinin önüne geçen ilaçlar kullanılır. Hormon terapisi yöntemine yanıt vermeyen hastalarda ise kemoterapi tedavi yöntemi uygulanabilir.
Prostat Kanseri Nasıl Önlenebilir
Prostat Kanseri Nasıl Önlenebilir

Prostat Kanseri Nasıl Önlenebilir

Aşağıdaki durumlar prostat kanseri riskinizi azaltmanızda yardımcı olabilir:

  • Sağlıklı bir diyet uygulayın: Vücudunuzun gereksinimlerini sağlık dolu bir diyet ile giderebilirsiniz. Önlem yetisi kesinleşmeyen diyet genel sağlığınız açısından oldukça faydalıdır.
  • Egzersiz yapın: Kilonuzu korumanıza yardımcı olan hafif egzersizleri hiçbir zaman ihmal etmeyin. Egzersiz yapmakta yeniyseniz kendinize yüklenmeyin ve aralıklı olarak zaman ayırmayı deneyin.
  • Kilonuza dikkat edin: Mevcut kilonuz ideal kilonuz değil ise doğal ve sağlıklı yöntemler ile en kısa sürede normal kilonuza kavuşun. Gündelik kalori alımınıza dikkat edin. Diyet ve egzersiz planınızı oluştururken de doktorunuzdan yardım isteyin.
  • Ek takviyeleri kesin: Takviyelerin prostat kanseri riskinizi hiçbir şekilde azaltmadığı kesin olarak gözlemlenmiştir. Bu yüzden ek takviyeleri en aza indirin veya kesin. Vücudunuzun mineral, vitamin alımını sağlıklı besinler aracılığı ile düzenli olarak yapın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Leave a comment
scroll to top