Yenidoğan Bebeklerin Beslenmesi

Yenidoğan bebeklerin beslenmesi yeni ebeveynlerin sıklıkla sorduğu sorular arasında yer almaktadır. Bebeğin ne sıklıkla beslenmesi gerektiği sorusunun cevabı ise oldukça basittir. Bebek ne zaman acıkırsa bebeği o zaman beslemek gerekir ve bebek için en önemli besin ise anne sütüdür. Ancak yine de uzmanlara göre bebeklerin sağlıklı beslenmesi için planlı bir şekilde beslenme en doğrusu olacaktır. Ancak emzirme şekli bebeğin besin ihtiyacını tam olarak karşılamayabilir. Bunun için ise bebeklere özel olarak hazırlanmış olan bebek mamalarını tercih etmeniz en doğrusu olacaktır.

Yenidoğan Bebek Emzirme Sıklığı Nasıl Olmalıdır?

Yenidoğan bir bebek genelde uykulu olur ve annelerin bebeklerini en az üçer saatte bir emzirmesi gerekmektedir. Bebeğinizin bu uykulu hali sebebiyle ilk günlerinde günde ortalama 8 ya da 12 kere beslenme ihtiyacı duyulur. Bu ihtiyaç gün geçtikçe artacaktır. Bebeğiniz bu uykulu günlerini atlattıktan sonra günde ortalama 2 ya da 3 saatte bir emzirmek gerekmektedir. Bu sayede bebeğinizin ilk 6 ay için besin ihtiyacını en doğal ve en sağlıklı şekilde karşılamış olacak, hem de bebeğinizle aranızdaki bağı güçlendirebileceksinizdir. Yenidoğan bir bebeğin ilk 1 aylık emmesi günde 7 ya da 8 keredir. Bu emzirme sıklığı 3. ayın sonunda 5 ya da 6’ya, 6. ayın sonunda ise 4 yada 5’e kadar düşmektedir.

Tüm bunların yanı sıra bebeğinizin ilk haftalarda kilo kaybetmesi gibi haller söz konusu olabilir. Bu sizi korkutmamalıdır. Bir bebek, doğumunun ardından ilk ya da ikinci haftanın sonunda kilosunun %7’sini kaybedecektir ve bebek normal kilosuna (doğum kilosu) dönecektir.

Yenidoğan Bebeğin Günlük Alması Gereken Süt İhtiyacı

• Yaklaşık 3 kilo olan bir bebek ilk 3 gün için günde 2 ya da 3 saatte bir olmak üzere 60 mL süt emmeli ve gün sonunda toplamda yenidoğan bir bebek 450 mL – 600 mL arasında süt içmiş olmalıdır.
• Günden sonra 6. Haftaya kadar olan süre aralığında yenidoğan bebek her öğünde 60 mL – 180 mL, günlük 7 ya da 8 kez beslenmelidir. Bu ise toplamda 450 mL – 900 mL arasında süt içmiş olacaktır.
• Haftayı tamamlayıp sonrasındaki 6. Aya kadar ise bebek, günde 6 ya da 7 kez, her bir öğünde 150 mL – 200 mL aralığında süt içmelidir. Toplamda 700 mL ile 1000 mL arasında günlük süt tüketimi olacaktır.
• Aydan sonra sonra ise 9. Aya kadar bebeğinizi katı gıdalar ile beraber olacak şekilde günde 5 öğün beslemeniz gerekmektedir. Bebeğinizin gündelik olarak alacağı toplam sıvı miktarı ise 1000 mL ya da 1400 mL arasında olacaktır.

Anne Sütü Yoksa Bebek Nasıl Beslenmeli?

Anne sütü ile besin ihtiyacını karşılamayan yenidoğan bebekler için onlara özel hazırlanmış bebek mamalarını kullanmak ya da bebeklerinizi biberon ile beslemek doğru bir tercih olacaktır. Özellikle ilk 6 ay için yenidoğan bebeklerinizi mama ile beslemek ya da mümkünse bu süreyi 1 yıla kadar uzatmak bebekleriniz için daha yararlı olacaktır. Hiç anne sütü alamayan bebeklerin ise biberon ile beslenmesi yararlı olacaktır.

Yenidoğan Bebeklerin Biberon İle Beslenmesi

Hiç anne sütü alamayan ya da biberon ile beslenen bebeklerin tutulma pozisyonu oldukça önemlidir. Bebek, anne kucağında ise bebeğin kafası annenin koluyla desteklenmeli ve bebek yarı dik pozisyonda olmalıdır. Emziğin dik tutulması, biberonun lastik memesinin ucu süt ile dolu olması ve biberonun bebeğin ağzına tam girmesi oldukça önemlidir. Bu aldığınız önlemler sayesinde yenidoğan bebeğiniz hava yutmayacaktır. Bebeğinizin hava yutmasının biraz daha önüne geçmek ve bebeğinizin rahat bir şekilde biberon ile emmesini sağlamak için uygun büyüklükte bir biberon memesi seçilmelidir.

Biberon İle Adapte Mamaların Hazırlanması

Biberon ile hazırlanan adapte mamalar da bulunmaktadır. Bu adapte mamalara örnek olarak; Similac 1, Nutrilon 1, Preaptamil, SMA S-26 ve dahası gibi adapte mamalar örnek verilebilir. Bu mamaların ise mümkünse her beslenme öncesinde hazırlanması ve artan mamaların ise saklanarak bir daha kullanılmamasına özen gösterilmelidir. Adapte mamaların biberon ile hazırlanması ise 30 mililitre ile kaynatılmış ve ılıtılmış su içerisine 1 ölçek adapte mama koyulmalıdır. Biberon ile hazırladığınız bu mamanın sıcaklığı ise bileğinize damlatılarak kontrol edilmelidir (Eliniz sürekli olarak ısı değişimi yaşadığından dolayı bileğiniz ile mamanın sıcaklığını kontrol etmeniz daha doğru olacaktır).

[custom-related-posts title=”Benzer Yazılar” none_text=”None found” order_by=”title” order=”ASC”]

Ekonomik açıdan mamaların uygun olmadığı zaman hazır mamalar tercih edilebilir ancak ardından bebeğin inek sütü ile beslenmesi gerekmektedir. İnek sütü ile beslenen yenidoğan bebeklere ilk ay yarı yarıya, 1. ve 4. Aylar arasında 1 hacim süte 1 hacim su, ve daha sonrasında ise sütün sulandırılmadan bebeğe içirilmesi doğru olacaktır. 100 mL inek sütüne bir çay kaşığı çeker ve bir çay kaşığı bitkisel yağ ilave edilmelidir.

Bebeğimin Acıktığını Nasıl Anlarım?

Bebeğinizin acıktıktığını anlamak aslında basittir. Aç olan bir bebek sık sık ağlar. Ancak bebekler yalnızca acıktığı zaman emmezler, konfor içinde için de emerler. Bunun yanı sıra bebekler ağlamadan önce de açlık belirtilerini gösterir. Bu belirtiler şunlardır;

• Dudaklarını yalaması
• Dilini dışarıya çıkarması
• Dudak şapırdatmak
• Ellerini tekrar tekrar ağzına sokması
• Telaş halinde olması
• Etraftaki her şeyi emmesi

belirtileri bebeğinizin acıktığını göstermektedir.

D Vitamini Yetersiz Olabilir

Anne sütü bebek için yeterli D vitaminini sağlayamayabilir. Bunu öğrenmek için bebeğinizin doktoruna danışıp, bebeğiniz için D vitamini takviyesini sorabilirsiniz.

Yenidoğan Bebeğiniz Yeterince Yemek Yiyor Mu?

Yeni anneler bebeklerinin yeteri kadar yiyip yemediği konusunda endişelidirler. Bebeklerin hastaneden ayrıldıktan 2 ya da 3 gün sonra tekrardan hastaneye gitmeleri önemlidir. Bu sırada bebek doktor tarafından tartılacak, incelenecek ve ebeveynlerin bebekleri için beslenme ile ilgili sorularına doğru yanıtlarını alabileceklerdir.

Bunun yanı sıra siz ebeveynler de yenidoğan bebeğinizin yeteri kadar beslendiğini gözlemleyerek öğrenebilirsiniz. Bebeğiniz günde 6 ya da 8 ıslak bez üretiyorsa, iyi uyuyorsa, uyandığında enerjik ise ve kilo alıyorsa bebeğinizin yeterli beslendiğinden emin olabilirsiniz.

Bebekler yemekten sonra geğirme ya da az miktarda türükürebilirler, bu normaldir. Ancak bir bebek beslendikten sonra kusmamalıdır. Bebeğiniz her beslenmeden sonra kusma ve sindirim sorunu yaşıyor ise bebeğinizi bir doktora göstermeniz faydalı olacaktır.

Yenidoğan Bebeğe Besin Takviyesi Yapılmalı Mı?

Anne sütü yenidoğan bebekler için ilk 6 ay yeterli besini sağlamaktadır. Sağlıklı bir annenin bebeğini düzenli beslendirmesi neticesinde bebeğin, D vitamini dışında herhangi bir vitamin eksikliği yaşamayacaktır. Yenidoğan bebeğin ilk 6 ay içerisinde su, meyve suyu ve türevi gibi içeceklere ihtiyaç duymayacaktır. Anne sütü ya da formülü, bebeklerin katı yemeklere başlayana dek hemen hemen bütün ihtiyaçlarını karşılayacaktır. Ancak yinede bu konuda aklınıza takılan herhangi birşey varsa doktorunuz ile görüşmeniz en doğrusu olacaktır.

Anne İyi Beslenmeli ve Dinlenmelidir

Yenidoğan bebeklerin anne sütü ihtiyacını güzelce karşılayabilmesi için anne bakımı oldukça önemlidir. Kendi bakımının yanı sıra bebek bakımı ve ev temizliği derken anne kendini çok yorar ve vücut direnci azalır. Anne doğum sonrasında besinleri doğru ve tam alması, vücut direncini arttıracaktır. Doğum sonrası anne beslenmesinin şu şekilde olması, anne için oldukça yararlı olacaktır. Bu beslenme ise;

• Yemeklerinize iyotlu tuz katın
• Hazır çorba, hazır köfte harcı ve diğerleri gibi hazır yemekler yemekten kaçının
• Fast food gibi yemeklerden uzak durun
• Çay tüketimi azaltılmalı ve kafeinli içecekler tüketilmemeli
• Pekmez kan yapacağından dolayı pekmez tüketiminizi artırın.
• Her besinde mutlaka protein kaynaklı besinleri bol bol tüketmeye özen gösterin

Bunların yanı sıra anne doğum sonrası hızlı bir şekilde kalori kısıtlaması için besinlerini buna göre seçebilir. Ancak annenin kalori kısıtlaması gibi bir yola girmesi sonucunda süt miktarında azalış ve sütün kalitesinde bir düşüş yaşanacaktır. Erken dönemle yapılan yoğun egzersizlerde sütün lezzetini azaltacağından dolayı bebeğin anne sütünden uzaklaşmasını ve yenidoğan bebeğin büyüme eğrisinin yavaşlamasına yol açacaktır.

Annenin ilk on gün uzak durması gereken besinler arasında ise; çiğ süt, çiğ sebze ve çiğ meyve, kuru fasulye, kuru mercimek, barbunya (kısaca kuru baklagiller), lahanagiller (pırasa, brokoli, brüksel lahanası), çok soğuk ve çok sıcak besinler ya da içeceklerden annenin doğum sonrası ilk 10 gün uzak durması gereken besinlerdir.

Doğum Sonrası Anne Psikolojisi

Doğum sonrasında görülen özellikle ilk ve ikinci haftalarda süren ağır yorgunluk, halsizlik, keyifsizlik ve ağlama krizleri baş gösterebilir. Hatta bu ağlama krizleri ile ortaya çıkan lohusalık hüznü de kendini gösterebilir. Doğum sonrası anne bütün bunları yaşarken fiziksel ve sosyal anlamda destek alması oldukça önem arz etmektedir. Özellikle babanın, annenin sürekli olarak onun yanında olduğu hissiyatı uyandırması, annenin psikolojik açıdan rahatlamasına yol açacaktır.

Ancak lohusalık hüznü 2 haftayı aşar ise annede belirgin psikolojik bozulmalar yaşanacaktır. Bunlar; içe kapanma, çaresizlik hissi, intihar düşünceleri, duygusal dengesizlik, bebekten uzaklaşma ve umutsuzluk ortaya çıkabilir. Eğerki 2 hafta sonrasında anne hala bu gibi karmaşık duyguları yaşıyor ise anne depresyona girmiş demektir. Babanın bunu fark etmesi durumunda hiç zaman kaybetmeden eşi için psikoloji uzmanlarından destek alması gerekmektedir.

Anne lohusalık geçirdikten sonra ise hatırlaması gereken şeyler vardır. Bebek içerde durduğu gibi şimdiye nazaran daha korunaklı değildir. Bebek anne karnındayken ısınma, beslenme ve korunma gibi ihtiyaçlarını sizden karşılarken, dışarda ise bütün bunlar ile yüzleşmek zorundadır. Tabiki de bu işlerin hiçbirini tek başına yapamaz ve iş yine ebeveynlere düşer. Doğum öncesinde nasıl pek çok noktaya dikkat ediyorsanız, doğum sonrasında da farklı pek çok noktaya dikkat etmeniz gerekmektedir.

Ebeveyn olmak çok keyifli bir durum olmakla beraber yanında bu gibi zorluklarda getirmektedir. Anne bütün bunların farkında olup, psikolojisini daha doğum öncesinde hazırlaması gerekmektedir. Bu tür durumlarda anne yakınlarından çekinmemeli, onlardan destek almalıdır. Tamamen size muhtaç bir bebek ile yeni bir hayata başlamak için oldukça iyi adapte olmuş ve bu duruma hazır olmanız gerektirmektedir. Ve  bebeğinize bakamadığınızı düşündüğünüz zamanlarda şunu sakın unutmayın; mükemmel anne yoktur ve sizlerin amacı da mükemmel anne olmak olmamalıdır. Sizler yenidoğan bebeğiniz ile beraber yaşadığınız her andan keyif almalı, sağlıklı ve mutlu bir anne olmalısınız.