Close

Kadınların Gücü Adına!

Kadınların Gücü

Dünyanın en prestijli işletme dergisi Fortune’un 1955’ten beri her yıl yayınladığı Fortune 500 listesine giren firmalardaki kadın CEO sayısının 2019 yılında rekor bir büyümeye ulaştığını biliyor muydunuz?

Peki bu rekor kıran bu sayı kaç dersiniz?

Otuz üç (33).

Evet, bu araştırmaya göre dünyanın en büyük 500 şirketi arasında yalnızca 33 tanesinin CEO’su kadın. Bu ise %6.6’lık bir orana denk geliyor.

2019 yılında %29’luk bir oranla kırılan bir başka rekor ise tüm dünya genelinde yönetici pozisyonlarında çalışan kadınların oranı.

TÜİK tarafından yayınlanan 2019 verilerine göre ise Türkiye’de bu oran %17,3.

Buna karşılık; üst düzey yönetim danışmanlığı firması McKinsey’in, 2016 yılında TÜSİAD işbirliği ile hazırladığı “Women Matter Türkiye” araştırmasında, üst düzey pozisyonlarında bir veya daha fazla kadın çalışanı olan şirketlerin kârlılık oranının, sektörlerindeki diğer şirketlere göre daha yüksek olduğunu tespit edildiği belirtilmiştir.

Başka bir McKinsey araştırması, kadınların sergilediği liderlik davranışlarının (örneğin çalışan gelişimine odaklılık, işbirlikçi çalışma yaklaşımı, vb.) şirket performansına ve kurum kültürüne pek çok boyutta pozitif etki yarattığı sonucunu ortaya çıkarmıştır. Ayrıca, bu liderlik davranışlarının kadın ve erkek tüm yetenekli çalışanları şirket bünyesinde tutmakta önem taşıdığı görülmüştür.

Bir kadın olarak, kadınların üst yönetimlerde bulunduğu şirketlerin diğerlerine göre daha başarılı olduğunu okuduktan hemen sonra bu istatistikler ile karşılaşmak beni oldukça rahatsız etti ve yöneticilik yarışında kadınların erkeklerin gerisinde kalmasının nedenini araştırmaya başladım. Eriştiğim her kaynakta kendimden bir şeyler bulmak beni şaşırttı.

Bu nedenle; kadınların yönetim kademelerinde kendilerine yer bulamamalarının nedenini ve çözüm önerilerini özetlemeye çalıştım.

1. Kadınların kendilerine inanmamaları

Evet, zalim bir eleştiri fakat maalesef yapılan araştırmalar kadınların kendilerini yöneticilik pozisyonlarına uygun görmediklerini gösteriyor.

Facebook COO’su Sherly Sandberg’e göre bunun ana nedeni kadınların ilerleyen yaşlarında ev ve çocuk gibi sorumlulukları olacaklarını düşünüp, henüz iş hayatına başlamadan yönetici olamayacaklarını kabul edip, çabalamaktan vazgeçmeleri. Hem özel hayatlarını hem de profesyonel hayatlarını sürdürebilecekleri konusunda kendilerine inanmamaları ya da özel ve iş hayatları arasında bir seçim yapmak zorunda kalmaları.

Bu seçimin kadınlar üzerindeki etkilerini ABD’de yapılan bir araştırmada görebiliyoruz. Şirketlerde yönetici pozisyonunda çalışan erkeklerin %60’ından fazlası evli ve çocuklu iken, kadın yöneticilerde bu oran %30’lara kadar düşebiliyor.

Bu gözlemi destekleyen bir başka araştırma 2017 yılında Uluslararası Çalışma Örgütü ILO tarafından Türkiye’de yapılmış. Buna göre; ülkemizde kadın istihdam oranı artarken orta ve üst düzey kadın yönetici sayısında buna paralel bir artış görülmüyor.

KPMG Türkiye Denetim Bölümü Başkanı ve Şirket Ortağı Nesrin Tuncer’e göre de bu konunun ana nedeni kadınların hem iş hem de ev sorumluluğunu üstlendiği yönünde. Yani kadınlar kariyer yolculuğunda ev sorumluluklarıyla ilgili yeterli desteği alamayınca iş hayatını aktif sürdürmekle yetiniyor, yükselme hedeflerini geri plana atıyorlar.

Öte yandan, Klinik Psikolog Merve Tunay Dünya’ya göre, çocuk sahibi olan kadınlar iş hayatları ile birlikte annelik sorumluluklarını dört dörtlük yerine getirmek istedikleri için, çoğunlukla ev ve iş yeri arasında yoğun bir tempoda gidip gelmeye başlıyorlar. Bir süre sonra tükenmişlik hissi içerisine girip, kendilerini hiçbir şeye yetişememekle, organize olamamakla suçlayabiliyorlar. Bu da hem psikolojik hem de fizyolojik sağlık sorunlarını beraberinde getiriyor ve kadınların iş hayatından uzaklaşmalarına neden oluyor.

Kısacası; tüm dünya genelinde yaygın algı kadının toplumsal rolünün ev işleri ile ilgilenmesi olduğu için, kadınlar da kendilerine farklı bir rol biçmekte güçlük çekiyor.

Korku ve risk alma duygularını zorlarsanız gerçekten inanılmaz şeyler olabilir. — Marissa Mayer, Yahoo CEO

2. Kadınların şirketler tarafından yöneticiliğe düşünülmemeleri

Maalesef kadınların kararlarının duygusal ve dengesiz olduğu yönündeki ön yargı şirketlerin kadın çalışanların kariyer planlarını yönetici olabilecekleri şekilde yapmamasına neden oluyor.

Yönetici pozisyonları için işe alım sürecini etkileyen bir diğer ön yargı ise, kadın adayların evliliği ya da anneliği çok çalışmasına ya da seyahat etmesine engel olabilir düşüncesi. Sonuçta; şirketler tarafından açık yönetici pozisyonları için çoğunlukla erkek adaylar değerlendiriliyor.

Burcu Özçelik’in HürriyetIK için yapmış olduğu araştırmaya göre bir diğer konu ise erkek egemen bir dünyada kadınların kendini sürekli kanıtlama ve devamlı yüksek performans gösterme kaygısı yaşayarak, ekiplerine aşırı yüklenmeleri nedeniyle bu pozisyonlar için fazla gergin ve agresif bulunmaları.

Dolayısıyla; şirketler kadınları yönetim vasıflarına sahip bireyler olarak nitelendirmiyorlar.

Soru bana kimin izin vereceği değil, beni kimin durdurabileceği. — Ayn Rand, Yazar

3. Kadınların Desteklenmemeleri

Kadınların yöneticilik pozisyonlarında kendilerine yer bulamamasının üzücü bir başka sebebi de kadın yöneticilerle çalışılmak istenmemesi. Maalesef sadece erkekler değil, aynı zamanda kadınlar da bu bakış açısına sahip.

Uzmanlara göre; bilinçaltımızda otoriteyi hangi cinsiyetle özdeşleştirdiğimiz, lider olarak görmek istediğimiz figürü etkileyebiliyor.

Manpower Türkiye Genel Müdürü Ebru Coş’a göre, yönetici bir otorite figürünü temsil ediyor ve her birimizin otorite algısı, otoriteye yaklaşımımızdaki farklılıklar tercihlerimizi ve duygularımızı etkiliyor. Çalışanların bir kadın yönetici karşısında yaşadığı duygusal hayal kırıklığı ve verdiği tepki, aynı tavır ve yaklaşımları sergileyen bir erkek yönetici karşısında yaşadığından daha fazla olabiliyor. Bu nedenle bilinçaltımızda otoriteyi kime daha çok layık gördüğümüzle ilgili de bir sorgulama ve öz eleştiri yapabiliriz.

Ek olarak; yöneticinin erkek olması alışkanlığı da algılarımızı etkileyen bir başka sebep. Yapılan bir araştırmaya göre; kadın çalışan sayısının az olduğu çalışma ortamlarında kadınların diğer kadınları rakip olarak görmeye daha çok eğilimli, fakat fazla olduğu ortamlarda birbirlerini korumaya daha çok yatkın olduğunu göstermiştir. Yani; kadınların yönetici olmaları konusunda algımız kırıldıkça, bakış açılarımızı da değiştirmeye başlıyoruz.

Diğer kadınların sadece başarılı olmasını istemeyin, bunun için ısrarcı olun. — Gail Blanke, Lifedesigns CEO

Kadınlar ne yapabilir?

  • Kendinize inanın ve cesur davranın.
  • Cinsiyet ayrımcılığı ile karşılaştığınızı düşünüyorsanız, hakkınızı yasal yollarla arayın.
  • Size söz verilmesini beklemeyin. Fikirlerinizi güçlü bir şekilde ifade etmekten kaçınmayın.
  • Öğrenmekten vazgeçmeyin, bilginizi arttırın. Güncel kalın.
  • Psikolojik engeller için destek almaktan çekinmeyin.
  • Etrafınızdaki kadınları destekleyin. Koruyun. Destek vermeden destek alamazsınız.
  • Planlı çalışın, kendinize ve sevdiklerinize vakit ayırın.
  • Herkesin sizin kadar mükemmel olmasını beklemeyin. Detaycı yaklaşımlarınızı kontrol altına almaya çalışın.

Şirketler ne yapabilir?

  • Ön yargılarınızdan kurtulun. Duygusallık, empati kurma, çözümcül yaklaşım gösterme ve olacakları öngörerek stratejik planlamalar yapma yeteneklerinin kadınları başarılı kılan ve işletmenizi bulunduğu konumdan daha da ileriye götürecek özellikler olduğunu dikkate alın.
  • Cinsiyet eşitliğini şirketin en önemli stratejik önceliklerinden birisi yapın.
  • Kadınların eğitim ve gelişim fırsatlarına eşit bir şekilde erişimlerini sağlayın.
  • Doğum haklarını iyileştirin. Mümkünse kreş ve eğitim konusunda çalışanlarınızı destekleyin.

İnsanların ilerleyebileceğiniz yönünde şüpheleri varsa, onları duyamayacağınız kadar uzağa gidin. — Michele Ruiz, Ruiz Strategies CEO

Saygılarımla,
Sibel Gökırmak

One Comment

  1. kadınlar her yerde kendilerini göstermek için mücadele etmek zorunda kalıyorlar. çocuk doğurduktan sonra da iş dünyasında başarılı olma şansları çok azalıyor. bu ve bir çok başka nedenden dolayı eşimle hollanda’ya taşınıp yeni bir hayat kurmaya karar verdik. yazınız çok güzel elinize sağlık.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

One Comment
scroll to top