Close

Mide kanaması belirtileri

Sindirim, ağızda başlayıp anüste son bulan, vücuda alınan besinlerin parçalanıp, ihtiyaç duyulan maddelerin temini sonrasında posa halinde vücuttan uzaklaştırılmasını sağlayan kompleks bir sistemdir. Sindirim sisteminin dördüncü organı olup içerisindeki enzim yardımıyla besinleri parçalanmakla görevli olan mide, aynı zamanda sistemin en önemli noktalarındandır. Sistem içinde yemek borusu ve duedonum olarak da bilinen oniki parmak bağırsağı arasında yer alırken, genel konum olarak karnın üst sol kısmındadır.

Yapısındaki kaslar ve içerisindeki enzimler sayesinde besinlerin parçalanmasını sağlayarak sindirime önemli bir katkısı bulunan midenin çeşitli hastalıkları görülebilir. Ülserler, gastrit, helikobakter pilori, mide kanseri ve kanamalar bunlardan bazılarıdır. İç kanama grubuna dahil olan mide kanamaları çok farklı nedenlerden gelişebileceği gibi çoğu zaman ülser veya gastrite bağlı gelişir. Her iki durumda da mide mukozasının tahrişi söz konusu olduğundan, kanama geliştiği takdirde ilk şüphelenilen olgular olarak değerlendirilirler.

Bunun yanı sıra midedeki polip veya tümörlerin varlığı, travmalar, stres, aşırı alkol kullanımı, aşırı kan sulandırıcı ilaç kullanımı, helikobakter pilori ve trombosit düşüklüğüne bağlı mide kanamaları da meydana gelebilir. Mide kanamaları sebepleriyle paralel olarak yoğun stres altındakilerde, aşırı alkol kullananlarda, NSAID grubu ve antikoagülan(pıhtılaşmayı engelleyici) ilaç kullanan hastalarda ve 40-60 yaş aralığında daha çok görülmektedir. Belirtiler arasında en belirgini kan kusmadır. Genelde kahve telvesi kıvamında ve koyu renktedir.

Kusmanın yanı sıra bazı mide kanamaları dışkıyla belirti verebilir. Böyle bir durumda dışkının yumuşadığı ve oldukça koyu, siyaha yakın bir renk aldığı gözlemlenir. Kan kaybına bağlı olarak baş dönmesi, gözlerde kararma, halsizlik, tansiyon düşüklüğü, baygınlık, susuzluk hissi ve ağızda kuruluk görülebilir. İleri kan kaybı durumunda hasta şoka girebilir.

Mide kanamalarının tanısı, kan kusma veya dışkıda kan görülmesi gibi belirgin belirtiler sayesinde koyulabileceği gibi, daha şüpheli durumlarda endoskopik inceleme sonucuna göre tanı koyulur. Her ne olursa olsun endoskopik inceleme kanama odağının bulunması açısından oldukça önemlidir. Endoskopik araştırmaya ek olarak kan testlerinin yapılıp kanda herhangi bir düşüş olup olmadığına da bakılmalıdır. Halsizlik, baş dönmesi, tansiyon düşüklüğü ve baygınlık görülen hastalardan sağlam bir anamnez alınmalı, mide kanaması geçirebileceği yönünde uyanık olunmalıdır.

Mide kanaması geçirdiği düşünülen kişiye ağız yoluyla asla bir şey verilmemelidir. Hasta şoka girebileceği için bilinci açık tutulmaya gayret edilip, mümkün olduğunca kısa sürede sağlık kuruluşuna ulaştırılmalıdır.

Mide kanamalarının tedavisi kanamanın sebebi ve boyutuna göre ilaçlarla veya cerrahi müdahaleyle yapılmaktadır. Ciddi kan kayıplarında hastaya kan takviyesi sağlanmaktadır. Kanama çoğu zaman ilaçlarla, endoskopik yöntemle veya cerrahi operasyonla durdurulabildiğinden, ölüme sebebiyet vermesi geçmiş yıllara oranla oldukça azalmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Leave a comment
scroll to top