İçindekiler
Çiçekler herkes tarafından sevilir ve her birine farklı anlamlar yüklenir. Kimi sevgiyi simgelerken kimi saflığın en masum halini yansıtır. Peki her çiçeğin bir hikayesi olduğunu biliyor muydunuz?
İşte bu hikayeler;
1. Kardelen Çiçeğinin Hikayesi:
Zamanın birinde iki kır çiçeği birbirine aşık olur ve ne zaman bahar gelse diğeri ile birlikte çiçek açarlar. Bir gün bahar başında çiçeklerden biri diğerine şöyle der: “her çiçek baharda çiçek açıyor neden biz de kışın soğuğunda çiçek açmayalım ki hem bütün doğa bizim olur”. O gün iki çiçek karar alır, baharda çiçek açmamaya ve kışın buluşmaya karar verirler. Artık kış gelir ve biri kışın gelmesiyle çiçek açar lakin diğeri sözünde durmaz, soğuğa dayanamayacağını düşünerek baharda çiçek açar. Kışın açan çiçek her yerde sevdiğini arayıp durur fakat bir türlü göremez. Artık umudunu kaybeden çiçek üzüntüsünden soğuğa yenik düşüp boynunu büker. O nedenle karlar altında sevgilisini bekleyen çiçeğe “kardelen” denilir.
2. Hercai (Menekşe) Hikayesi:
Boynu bükük kalan kardelen çiçeğinin sevdiği çiçektir menekşe; lakin verdiği sözü tutmaz ve o günden sonra menekşenin ismine hercai denilir. Ne zaman biri sevdiğini yarı yolda bıraksa ona hercai ismi ile hitap edilir.
3. Çuha Çiçeği Hikayesi:
Rengarenk çiçekleri güzel kokusuyla soğuk kış günlerinden sonra artık doğaya dönen çuha çiçeği, güzelliğinin farkındadır. Bir gün polenlerine konan arıya “ben olmazsam sen yaşayamazsın” diye kendini beğenmiş bir tavırla böbürleniş. Bunu duyan arı çok içerlemiş ve “sana konacağıma gider başka çiçeklere konarım sen de!” diyerek söylenir ve bir daha çuha çiçeğine konmaz ve nesillerine de konmamayı emreder. Ogün bu gündür arılar çuha çiçeklerine konmazlar.
4. Krizantem (Kasımpatı) Hikayesi:
Zamanın birinde Crisan adında fakir ama gururlu bir genç vardır. Bu zavallı genç, köyün ağasının kızına sevdalanıp yemeden içmeden kesilir. Gel zaman git zaman aşkından deli divane olur, ne yapıp edip sevdiği kızın gönlüne girmek için yapmadığını bırakmaz ve kızın gönlünü çalmayı başarır. Bu durum ağanın kulağına gider ve katiyen razı olmaz. Fakire verecek kızım yok diyerek restini çeker. Artık kızıyla delikanlının görüşmesine izin vermez. Zavallı genç, kızın penceresinin önüne gelse de sevdiğini görmeden geri gider. Kız ise Crisan’ın bilerek gelmediğini zannederek hasretinden yataklara düşer. Üzüntüden kızın dadısı dayanamayıp Crisan’a kızın durumunu anlatır. Crisan hemen ormana gidip bir çiçek koparmış ve çiçeğin yanına şu notu iliştirir; “crisan seni seviyor” ve sevgilisine ölene dek bu çiçeği gönderir. O çiçeğin ismi de krizantemdir.
5. Nergis Çiçeğinin Hikayesi:
Narcissus güzelliğiyle büyüleyen hatta Yunan mitolojisinde “gelmiş gelmiş en güzel ölümlü” olarak anılan bir gençtir. Annesi kendi yüzüne aşık olmasından korktuğu için her gün Narcissus’un kendi aksine bakmamasını tembihler. Fakat bir gün annesini dinlemeyip nehirde aksini görünce aşık olur ve eğilip daha yakından bakmak istediğinde ayağı kayıp nehre düşer ve boğulur. Bu olay üzerine tanrılar güzelliğinin sonsuza dek yaşaması için onun güzelliğini çiçeğe dönüştürür. Bu çiçek de nergis çiçeğidir.
Tüm bu güzel hikayeler çiçeklensin bahçenizde…
